6 Şubat’ta Türkiye’de meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremde anne ve babasının da aralarında bulunduğu çok sayıdaki kişinin beton yığınlarının altında kaldığı haberini alan Rıfat Alkan (47), depremin ilk günü tereddüt etmeden Hollanda’nın başkenti Amsterdam Schiphol havalimanından uçağa atlayarak doğduğu kent İskenderun’a gitti.
Beton yığınlarının altından anne ve babasını sağ çıkarabilmek için günlerce çok uğraştı. Depremin ilk 6 gününde 17 kişiyi elleriyle çıkartıp defnetti. Ölenler arasında babası Dede Alkan’da var.
Sağ olarak kurtardığı 4 kişiden birisi de kendi annesi. Annesi Alkan, şimdi Adana’da eski sağlığına kavuşacağı günleri bekliyor.
Depremde, babası başta olmak üzere akraba ve tanıdıklarından oluşan 30 kişiyi toprağa verdi. Türkiye’de 3 hafta kaldıktan sonra Hollanda’ya geri dönen Alkan, depremin şokundan henüz kurtulmuş değil, psikolojik destek bile alıyor.
Yaşadıklarını, gözyaşları içerisinde anlatan Alkan, “Böyle bir afeti Allah’ım kimseye yaşatmasın. Babam hayatını kaybetti, annem ise hastanede. Geride kalan annem ve kardeşlerim evlerimiz de dahil her şeylerini kaybettiler. Hepten dağıldık. Burada evde yemek yerken bile, yemekler boğazımdan aşağıya inmiyor. Çünkü, annem ve kardeşlerim ne yediler ne içtiler,ne yapıyorlar diye düşünüyorum. Onlar orada acı ve zorluklar çekerken benim burada rahat etmem mümkün değil. İnanın, insan babasının cesedini bulduğunda sevinir mi, ama ben sevindim. Sevindim çünkü, babamın cesedinin fazla hasarlı olmadığını gördüm ve en azından cesedine ulaştık. Artık onun bir mezarı var. Peki ya cesedine bile ulaşamayanlar!
Babamın mezar taşına ismini ve ölüm tarihini kendi ellerimle yazacağım hiç aklıma gelmezdi. Ama inanın bunu ben yaşadım ve de yaptım.
Bu deprem, memleketimi, çocukluğumu, gençliğimi ve hatta yaşlılık hayallerimi alıp götürdü, her şeyimizi yok etti, yıkarak alıp götürdü.
İnanın, depremin ardından 69 gün geçmesine rağmen ailece hala gözyaşı döküyoruz, şoktayız, unutamıyoruz. Bunları yaşamak kolay değil. Yüce Allah’ım hepimize güç ve kuvvet versin” ifadelerini kullanarak deprem bölgesine yardım için kısa süre önce başlattıkları ‘Çocuklarımız Geleceğimizdir Projesi’ne maddi destek olunması çağrısında bulundu.