Hollanda’da bir klinik skandalı daha: Laboratuvar çalışanı kendi spermiyle 11 çocuk yapmış

Hollanda Leiden’de faaliyet gösteren bir doğurganlık kliniğinin laboratuvar teknisyeninin, donör olarak kayıtlı olmadığı halde 1979-1984 yılları arasındaki tedavilerde kendi spermini kullandığının ortaya çıkması ülkede skandala yol açtı.

Omroep West’in bildirdiğine göre;  Adam kendi spermlerini başkasının adına kaydettirmiş ve 11 çocuk sahibi olmuş.

Olay 2023 yılında, kağıt üzerinde akraba olması gereken iki kadının DNA eşleşmesi olmadığı ortaya çıkınca gün yüzüne çıktı. Uluslararası DNA veri tabanı MyHeritage aracılığıyla, kadınlardan birinin, 2017 gibi erken bir tarihte laboratuvar çalışanının izini sürdüğü diğer iki çocukla akraba olduğu ortaya çıktı.

Her üçünün annesinin de Leiden’de tedavi gördüğü tespit edildi. İzler Leiden’deki Doğum Kontrol Tıp Merkezi Vakfı (SMCG) kliniğine kadar uzandı. Torunlar laboratuvar teknisyeniyle temasa geçti ve teknisyen yıllardır spermiyle oynadığını itiraf etti.

RİCAMIZDIR; Yeni eklenen videolarla abone sayısını her gün daha da arttıran YouTube kanalımız Gurbet Haber Ajansı’na bu linke tıklayarak abone olmayı LÜTFEN unutmayın. Desteğiniz bizim için önemli ve şimdiden teşekkür ederiz. 

Güvenilmez arşiv

Ticari klinik SMCG artık mevcut değil; IVF bölümü 2008 yılında Medisch Centrum Kinderwens (MCK) tarafından devralındı. Bu klinik aynı zamanda SMCG’nin, direktör Arne van Heusden’in çok eksiksiz olduğunu söylediği arşivini de yönetiyor. “Ancak artık bazı durumlarda güvenilmez görünüyor.”

Van Heusden, MCG’nin direktörü olmasının yanı sıra, geçen bahar laboratuvar asistanını araştırmak üzere kurulan çalışma grubunun da başkanı. MCG’nin kendisi bu konuda işbirliği yapmak istemiyor. Skandal ile alakalı birçok eski çalışan da bildiklerini açıklamayı reddediyor.

Labaratuvar teknisyeni hasta

Bu nedenle soruşturma güçlükle ilerliyor. Çalışma grubu, ebeveynleri, çocukları ve kliniğin eski çalışanlarını öne çıkmaya çağırıyor. Bu daha da önemli çünkü labaratuvar teknisyeninin kalıtsal bir hastalığın taşıyıcısı olduğu 2015 yılından beri biliniyor.

Van Heusden ne tür bir hastalığın söz konusu olduğunu söylemek istemiyor ve ekliyor, “Söyleyebileceğim tek şey bunun hayati tehlike arz eden bir hastalık olmadığı. Vakaların yüzde 50’sinde bir sonraki nesle aktarılıyor. İnsanların bunu bilmeye hakkı var.”

‘Yersiz sadakat’

Emeritus profesör Didi Braat, kliniğin eski çalışanlarının sessizliğini “yersiz sadakat” olarak nitelendiriyor. Braat, diğer konuların yanı sıra, doktorların kadınları hamile bırakmak için kendi spermlerini kullandıkları iki vakayı araştırdı. “Bu vakalarda göze çarpan şey, eski çalışanların geçmişte neler olduğunu öğrenmek için her şeyi anlatmaya son derece istekli olmalarıydı” diyor.

Vakalar artıyor

Doğurganlık tedavilerinde kendi spermlerini kullanan jinekologların vakaları gün geçtikçe artıyor. Jan Karbaat’ın vakası ortaya çıkan ilk vakaydı. Kendisi 80 çocuğun babası olabilir. Daha sonra Leiden’li doktor Jos Beek’in de 1973-1990 yılları arasında Leiderdorp’taki Alrijne hastanesinde kendi spermiyle en az 41 çocuk sahibi olduğu ortaya çıktı. Aynı durum Zwolle’deki Isala hastanesinde de yaşanmıştı: Doktor Jan Wildschut 1981 ile 1993 yılları arasında kendi spermlerini kullanarak en az 47 çocuk sahibi olmuştu.

YASAL UYARI: Haberlerimizi izin almadan ve link vermeden kullananlar hakkında hukuki süreç başlatılacaktır. ©ufuk.nl UMG (Ufuk Media Grubu)