Hollanda’yı bekleyen yeni tehlike: Geç kalırsak yandık!

Biliyor muydunuz? Hollanda azot krizinin tam ortasında, ancak bir sonraki kriz ise çoktan yolda.

Azot krizi mi? Onu zaten çoğu insan biliyor. Ülkeyi bekleyen ve asıl korkulan bir başka kriz daha yaklaşıyor: Su Krizi.

2027 yılına kadar Hollanda’nın nehirleri, gölleri ve hendekleri karşılanması pek mümkün olmayan gereklilikleri yerine getirmek zorunda. Ve Hollanda Ekoloji Kurumu Hollanda basınına, Hollanda doğasının dramatik durumunu ortaya koyan bir raporun sunulduğu gün, “Bu durum ülkeyi en az azot kadar etkileyecek” şeklinde bir uyarıda bulundu.

Neredeyse tüm alanlar çok fazla azottan muzdarip, ancak su kalitesi ve su mevcudiyeti de kötü durumda. Ekoloji Kurumu Başkan Yardımcısı Harry Webers, su kalitesinin birkaç yıl içinde ciddi sorunlara yol açabileceğini öngörüyor ve tüm yetkilileri fazla beklemen acilen görev başına davet ediyor. Çünkü endişenin boyutları had safhada ve nedeni ise Su Çerçeve Direktifi’nin hedefleri. 2000 yılında tüm Avrupa Birliği (AB) ülkeleri bu konuda birbirleriyle anlaşmalar yaptı. 2027 yılına kadar bu hedeflere ulaşılması gerekiyor.

2019 yılında yüzey Hollanda’nın yüzey suyu sadece %1’i Avrupa standartlarını karşıladı. Buna sudaki pestisit ve gübre miktarı da dâhil. Ayrıca belirli hayvan ve bitkileri de destekleyebilmelidir.

Ekolojik Otorite nedir?

Ekolojik Otorite (EA), koruma altındaki doğaya ilişkin kararların doğru bir şekilde alınıp alınmadığına bakar.

Hollanda’da şuandaki geçici bakan Christianne van der Wal (Doğa ve Azot) EA’yı bir buçuk yıl önce kurdu.

Bu otorite kurumu bağımsızdır. Doğa konusunda geniş bilgiye sahip kişilerden oluşuyor. Bilim adamlarını ve doğa yöneticilerini düşünün. Kurum diğerlerinin yanı sıra eyaletlere de tavsiyelerde bulunuyor.

Van der Wal, kurumun bağımsız olmasının önemli olduğunu düşünüyor, çünkü örnek verecek olursak ülkede hükümetle ters düşen çiftçiler hükümetin hesaplamalarının doğru olup olmadığından şüphe duyuyor.

‘Duraklatma düğmesine basmayın’

Bu nedenle, Ekoloji Kurumu şu anda doğa iyileştirmenin sadece bir bölümüne odaklanılmamasını tavsiye ederek şunları söylüyor. “Önce azot yapacağız, bunun için beş ya da 10 yıl harcayacağız ve sonra su sorununa eğileceğiz diyemeyiz.”

Kurumun Başkan Yardımcısı Webers bu nedenle yeni kabinenin yanı sıra vilayetlere, su kurullarına ve diğer yetkililere de çağrıda bulunarak,”Siz siz olun ve şimdi sakın duraklatma düğmesine basmayın ve fark yaratacak önlemler aldığınızdan emin olun.” cümlelerinin de altını çiziyor.

Tedbirler zaten gecikmiş, ancak mantıklı

Webers’e göre aslında doğayı eski haline getirmek için çok uzun bir süre beklendi. Başkan insanlığın gecikmişliğinin altını da şu ifadelerle dolduruyor, “İnsanlar iklim, çevre ve sağlık hakkında 50 yıldır, hatta belki daha da uzun süredir düşünüyor. Eğer hiçbir şey yapmazsanız, bir tuzağa düşmüş olursunuz. Ve eğer bu tuzağın içindeyseniz, zarar önden harekete geçmenizden çok daha büyük olacaktır. Ama bazen acıyı hissetmeye başlamadan önce stresin büyümesi gerekir. Ancak bu acı yeterince büyük olduğunda vites değiştiririz.”

Webers’e göre Hollanda bu krizi aşmak için harekete geçmekte “çok geç kaldı”, ancak bu artık hiçbir şey yapmanın anlamı olmadığı anlamına gelmiyor.

Webers topluma ve yetkililere çağrısını şöyle sonlandırıyor, “Ortada büyük bir sorun var ve bu sorunu birlikte ele almalıyız. ‘Bu benim işim değil, senin işin’ dersek bir anda her şeyi kaybedemeyiz. Bence bu konuda elde edilecek pek çok kazanım var.”

Sevgi, saygı ve muhabbetlerimle,