Titre ve kendine dön

Avrupa Kupası turnuvasında milli futbolcumuz Merih Demiral’ın attığı gol sonrası kurt işareti yapması, tartışılmaya devam ediyor. UEFA’nın açtığı soruşturma neticesinde disiplin kurulu 2 maç men cezası verdi. Peki gerekçe neydi? “ Fulbolcuların siyasi hareketler yapması yasak”.

Almanya İçişleri Bakanı’nın bunun üzerine prim olsun diye aşırı sağcı, ırkçı sembollerin stadlarda işi yok diye bir açıklaması var. Bunun üzerine hükümetimiz bu olayı kınadı. Hatta Cumhurbaşkanı bile bir sonraki maça dahi gitti.

İlk önce şunu söyleyeyim; futbolcumuz Merih’e kurt işareti yaptı diye ırkçı diyorlar. Ya arkadaş ırkçı dedikleri Merih’in sevgili eşi aslen Kosovalı üstelik İsviçre vatandaşı. İsmi de Almanların en çok kullandığı isim Heidi. Bu nasıl ırkçılık anlayamadım. Şaka gibi.

Merih’in yaptığı kurt işaretini ise siyasi fırsat bilip anında saldırıya geçenler oldu. Ama unuttukları birkaç olayı da aslında bilmeden tekrar gün yüzüne çıkardılar.

Her şerde bir hayır vardır…

Kutlu Türk Milletinin en önemli sembollerinden olan kurt, bir siyasi sembol değil Türk Milletine has, öz kimliğidir. Artık bunu bütün dünya, UEFA sayesinde ve gelen tepkiler neticesinde, iyice öğrenmiş oldu.

Dünyanın ne dediği de pek te o kadar önemli değil. Benim asıl derdim Türk’e düşman olan tabiri caizse “ İçimizdeki Lawrenceler” ile. Bunların tek hedefi Türk kimliğini türlü türlü kardeşlik güzellemeleri, ihanet açılımları ile ortadan kaldırmak. Hatta Türk kimliğinin önüne ve arkasına eklenen isimleri de unutmamak lazım. Türklük anlayışını küçültmek için kullanılan kavramları da anlatmama gerek yok sanırım.

Türk olmayan her şeyin seviciliğini yapıp aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ayarlarını bozmak isteyenler işte bu “İçimizdeki Lawrenceler”dir.

Türkün ve Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli simgesidir kurt.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk cumhuriyetinin temeline monte ettiği figürdür kurt.

1927 yılında ilk basılan kağıt paramızın üstünde kurt vardı. 1931 yılında bastırılan ilk damga pullarımızda yine kurt vardı. Efsane ressamlarımızdan Ratip Tahir Burak tarafından Atatürk’ün talimatı ile resmettiği Ergenekon tablosuna baktığımızda bir kurt görürüz.

Tarih şuuru sıfır olanlar bunu bir siyasi parti sembolü olarak görür. Bozkurt sigarası vardı mesela 1935 yılında TEKEL tarafından piyasaya çıkarılan. İsmi gibi logosunda da Bozkurt vardı. Cumhuriyetimizin ilk petrol şirketi Petrol Ofisi 1941 yılında kuruldu ve amblemine baktığımızda yine gördüğümüz kurt. Kurt aslında hep gözümüzün önündedir; ancak dünyadan haberi olmayan, tarihi belirli kalıplara sokup ve belli zamanlara sıkıştıranların eseridir Türk Milletinin kendi öz sembolünü unutması.

Bunu zaman zaman bazı siyasetçilerde yapmış ve bazı söylemler ile Türk kimliğini ayaklar altına alarak kimilerinin ekmeğine de yağ sürmüşlerdir.

Nitekim senin düşmanın bile sana Bozkurt derken, içimizdeki Türk düşmanlarının Türklüğü ve onun sarsılmaz çizgilerini ayaklar altına alarak söylemler geliştirmesini bu Millet elbet aklının bir köşesine yazmıştır.

Kutlu tini uçmağ olsun bir, aklıma Ebulfey Elçıbey’in bir sözü geldi:

“ Sen Türk olduğunu unutsan da, düşmanın asla unutmaz”

Uzun lafın kısası Merih Demiral’ın yapmış olduğu kurt işareti tekrar bir milleti titretti ve kendine döndürdü.

Bir daha ki sefere görüşmek dileği ile, sağlığınız daim vatan sevginiz hakim olsun.