Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Çin’den, ülkede özellikle çocuklar arasında yayıldığı bildirilen ‘tanı konulmamış zatürre vakaları’ hakkında daha fazla bilgi istemesinin ardından Çin’den gelen haberler endişeleri arttırıyor.
Hürriyetin haberine göre, başkent Pekin ve kuzeydeki Liaoning eyaletinde çocuk hastanelerinde benzer semptomlar gösteren zatürre vakaları nedeniyle aşırı yoğunluk olduğu belirtildi.
SALGIN SEVİYESİNDE
Hastalığın Çin’in ardından Hindistan, ABD ve Avrupa ülkelerinde de görülmesi üzerine, tüm dünyada pandemi korkusu hortladı. Danimarka ve Hollanda’da sağlık yetkilileri söz konusu vakaları doğrularken, Fransa’da enfeksiyon vakalarının salgın seviyesine ulaştığı ifade edildi. İngiliz Daily Star gazetesine konuşan Washington Üniversitesi Patoloji Bölümü Profesörü Donald Karcher, herkese ‘maske takın’ çağrısında bulundu.
GÖĞÜS AĞRISI, ATEŞ
Yayılan virüsün başlıca belirtileri olarak, çok yüksek ateş, terleme, keskin ve acı verici göğüs ağrısı, kuru öksürük gösterilirken uzmanlar vakaların artmasında çetin kış şartlarının da etkili olduğunu ifade ediyor. Çinli yetkililer ise grip benzeri hastalıklarda görülen artışı COVID-19 önlemlerinin kaldırılmasına bağlıyor. Londra Üniversitesi Genetik Enstitüsü’nden Profesör Francois Balloux’e göre, Çin uzun karantinalardan sonraki ilk kışını geçiriyor ve özellikle çocuklar solunum yolu enfeksiyonu dalgası yaşıyor.
TÜRKİYE DE ETKİLENİR
Zatürre dalgası yayılıyor Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İsmail Balık, dış basında sıkça gündeme gelen zatürre artışı iddialarının Türkiye için geçerli olmadığını belirterek, “Viral enfeksiyonlar mevsim normallerinin biraz üzerinde ama Türkiye’de zatürre ile ilgili belirgin bir artış söz konusu değil. Tabii dünyada ciddi bir artış olursa ülkemiz de etkilenir” dedi. Balık Hürriyet’e şunları söyledi: “Ekim ayının başından itibaren artışını gördüğümüz viral enfeksiyonlar mevsim normallerinin biraz üzerinde seyrediyor. İnfluenza RSV, nezle virüsleri ve COVID-19 görülmeye devam ediyor. Ama dış basında speküle edilen ve nedeni bilinmeyen bir zatürre salgını Türkiye için söz konusu değil. Ancak kolay bulaşan, epidemi ve pandemi vasıflarına sahip, COVID-19’un başındaki gibi, solunum yoluyla kolaylıkla bulaşan ve zatürre yapan viral enfeksiyon söz konusuysa zatürrenin yayılımı söz konusu olabilir. O zaman tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz de etkilenir. Ama şu anda böyle bir emare yok. Dünya Sağlık Örgütü’nde de bir alarm durumu söz konusu değil.”
ALARMA NEDEN OLACAK KANIT YOK
Zatürre dalgası yayılıyor Prof. Dr. Derya Unutmaz da konuyla ilgili sosyal medya hesabından şu paylaşımda bulundu: “Olağandışı veya yeni bir patojen tespit edilmemiştir. Uluslararası bir alarma neden olacak bir kanıt yoktur. Artışın, COVID sonrası, bilinen patojenlerin, özellikle yaygın bir bakteriyel enfeksiyon olan mikoplazma pnömonisi ile bağlantılı olduğu gözlenmiştir. Endişe etmeyin.”
Birmingham Üniversitesi’nde Viral İmmünoloji alanında Doçent olan Zania Stamataki, tarafından The Conversation’da yayınlanan bir makalede, güncel zatürre salgınları ele alındı.
YENİ BİR SALGIN MI VAR?
Kamu sağlığı yetkilileri şiddetli solunum yolu enfeksiyonlarının küresel seyrini izlerken, ebeveynler de gözlerini haberlerden ayırmıyor. Ancak uzmanlara göre bu salgınlarda endişe edilecek yeni bir virüs ya da başka türden yeni bir patojen bulunmuyor.
Tıbbi adıyla pnömoni (zatürre), genellikle bakteriyel veya viral enfeksiyonların neden olduğu akciğer iltihabıdır.
Hava yolu tüpü iltihabı olan bronşitten daha derin akciğer dokularını etkileyebilir ve ateş, nefes alma sorunları ve göğüs ağrısı gibi belirtilere neden olabilir.
Bu yıl, salgınla ilgili olarak solunum sinsityal virüsü (RSV) ve Mycoplasma pneumoniae bakterisi de dahil olmak üzere halihazırda bilinen solunum yolu mikropları tespit edildi.
Söz konusu enfeksiyon unsurlarının tespiti yılın bu döneminde beklenen bir durumdur. Mikoplazma salgınları birkaç yılda bir alevlenir ve yaygın antibiyotiklere karşı dirençli olabilir.
Enfekte çocukların ve yetişkinlerin çoğunda birkaç gün sonra kendiliğinden geçecek grip benzeri semptomlar gelişir, ancak bazıları tedavi ve bazı durumlarda hastaneye yatış gerektiren daha ciddi akciğer iltihabına dönüşebilir.
HASTALIKLAR BAZI İNSANLARDA NEDEN DAHA AĞIR GEÇİYOR?
Sağlıklı çocuklar, erken yaşlarda birbirlerine zararsız solunum yolu virüsleri bulaştırarak bağışıklık sistemlerinin eğitilmesine ve gelecekte benzer mikroplara karşı bağışıklık kazanmalarına yardımcı olur.
RSV, adenovirüsler, enterovirüsler, rinovirüsler ve koronavirüsler dahil olmak üzere 200’den fazla virüs solunum yolu enfeksiyonuna neden olabilir. Daha önce benzer enfeksiyonlarla karşılaşılmamış gençlerde belirtiler daha ciddi olabilir. Spesifik bağışıklığın yeni bir patojene karşı hazırlık yapması yaklaşık bir hafta sürer.
Enfeksiyon temizlendikten sonra, geride gelecekteki enfeksiyonlara karşı koruma sağlamak üzere hafıza hücreleri kalır. Koronavirüsler gibi soğuk algınlığı virüslerine karşı antikorların yaklaşık iki yıl sonra azaldığını ve bebeklerde RSV’ye özgü antikorların daha da hızlı azalabileceği biliniyor. Bununla birlikte, hafıza hücreleri varlığını sürdürür, virüsler bu nedenle bağışıklıktan kaçmak için mutasyona uğrar.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bu yıl beklenen viral enfeksiyonlarda herhangi bir farklılık yok. Bilinen enfeksiyon sebepleri pandemi öncesi seviyelere göre beklenen dalgalar halinde rapor edildi. Mycoplasma pneumoniae vakalarının da beklendiği gibi olduğu ifade ediliyor.
Bununla birlikte, pandemi kısıtlamalarının geride kalmasının ardından mikoplazmaya özgü sürü bağışıklığının azalması ve ciddi vakaların yeniden artması konusunda dikkatli olunması için uyarılar yapılıyor.