PIKNIK

Almanların en büyük korkusu ne?

Almanların en büyük korkusu ne?
Yayınlama: 29.08.2023
A+
A-

Almanya’da araştırma enstitüsü Allensbach tarafından yapılan bir araştırmaya göre Almanların en büyük korkuları arasında; enflasyon, Ukrayna-Rusya savaşı ve öngörülemeyen dünya ve Avrupa durumu yer alıyor.

Tanınmış araştırma enstitüsü Allensbach ‘Almanlar en çok neden korkuyor’ başlıklı bir araştırma yaptı. Listenin ilk sıralarında; enflasyon korkusu (yüzde 78), Ukrayna savaşı (yüzde 72) ve öngörülemeyen dünya ve Avrupa durumu (yüzde 61) bulunuyor.

Dördüncü sırada, Almanya’ya mülteci akınına ilişkin endişeler (yüzde 56), ardından askeri çatışmalara katılım (yüzde 54) ve ardından iklim değişikliği (yüzde 53) geliyor.

Araştırmanın sonucuna göre; Almanlar iklim değişikliğinden çok Almanya’ya göç konusunda endişeli. İklim değişikliği korkusu Almanların endişeleri arasında altıncı sırada yer alıyor.

“AfD’nin yükselişini anlamanın anahtarı”

Allensbach Enstitüsü’nden Thomas Petersen: “Özellikle sağcı olmayan AfD destekçilerinin yüzde 87’si Almanya’ya giderek daha fazla mültecinin gelmesinden çok endişe duyduklarını söyledi. Ankete katılanlar ‘şiddet ve suçun artmasından’ çok endişe duyduklarını söyledi; bu sonucun netliği göz önüne alındığında, göçmen politikası ve buna bağlı iç güvenlik meselesinin AfD’nin yükselişini anlamanın anahtarı olduğu rahatlıkla varsayılabilir.







Ayrıca: “Medya haberlerinde belirgin bir şekilde ele alınan iklim değişikliği konusu, özellikle sağcı olmayan AfD destekçilerinden oluşan nüfus grubu için, nüfusun tamamına kıyasla çok daha az endişeye neden oluyor. Bu arka plana bakıldığında, bu insanların çoğunun endişelerinin medya tarafından ciddiye alınmadığına inanması anlaşılabilir bir durumdur.” ” ifadelerini kullandı.

Allensbach anketinin bir diğer sonucu: Ankete göre Almanların yüzde ikisi aşırı sağcı, yüzde biri ise aşırı solcu olarak sınıflandırılabiliyor.

Insa’nın NIUS için 10.000 katılımcıyla yaptığı büyük bir ankette , açık bir çoğunluk, yasadışı göçmenlerin Almanya sınırlarında reddedilmesi lehinde konuştu. Ankete katılanların yaklaşık üçte ikisi (yüzde 64) şu cümleye katılıyor: “Güvenli bir üçüncü ülkeden gelen mülteciler/sığınmacılar Almanya sınırından geri gönderilmelidir.”

İfadeye katılım yaş arttıkça artıyor. 18-29 yaş arası ankete katılanların yüzde 40’ı bu cümleye katılırken, 60-69 yaş arası ankete katılanların yüzde 78’i, 70 yaş ve üzeri ankete katılanların ise yüzde 75,5’i bu karara katılıyor. Doğu ile batı arasında da bariz bir fark var: Batıda yüzde 63 bu ifadeye katılıyor, doğuda ise yüzde 69.







“Başvurusu reddedilen tüm sığınmacılar derhal sınır dışı edilmelidir” tezinde de benzer bir tablo ortaya çıkıyor. Ankete katılanların üçte ikisi (yüzde 68) bu görüşe katılıyor. Yaşla birlikte, sığınma başvurusunun reddedilmesi durumunda derhal sınır dışı edilme onayı, 18 ila 29 yaşları arasında yüzde 43’ten 81,5’e veya 60 yaş ve üzeri arasında yüzde 81’e çıkıyor. Burada da Doğu’da onay (yüzde 74’e yüzde 67) Batı’ya göre daha fazla.

Öte yandan Almanların çoğunluğu, trafik ışıkları federal hükümetinin temel sorunu olan Alman iklim politikasının etkinliğine ikna olmamıştı. Dar bir çoğunluk (yüzde 46,5) Alman iklim politikasının iklim değişikliği üzerinde hiçbir etkisinin olmadığı görüşünde. Ankete katılanların yüzde 43’ü “Alman iklim politikasının iklim değişiklikleri üzerinde hiçbir etkisi yok” cümlesine katılmıyor (yüzde 10,5 bilmiyor/bilgi yok)

Simytech     Sifa