Hollanda’da geçen hafta yapılan erken seçimden büyük bir zaferle çıkan aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders, taviz üstüne taviz vermeye devam etse de yeni hükümet oluşumu konusunda diğer partileri ikna etmekte bir hayli zorlanıyor.
Koalisyon görüşmeleri açısından kilit konumdaki Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) pazarlıklardan önce Wilders’in, İslam konusundaki sert tutumunu askıya alma konusunda gerçekten samimi olup olmadığını görmek istiyor.
Wilders, koalisyon çağrısı yaptığı Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD) lideri Dilan Yeşilgöz ile NSC lideri Pieter Omtzigt’i, “pazarlıklar öncesi elini güçlendirmek için siyasi oyun oynamakla” suçluyor.
Aşırı sağcı PVV’nin, 150 üyeli mecliste 37 sandalye elde ederek birinci parti olmasının ardından Wilders başbakanlığın en önemli adayı oldu.
Ancak Hollanda’daki siyasi partilerin Wilders’e yönelik mesafeli tavrı, koalisyon oluşumunda da devam ediyor.
Wilders, Dilan Yeşilgöz liderliğindeki VVD, Pieter Omtzigt’in partisi NSC ve Carolina van der Plas’ın lideri olduğu Çiftçi Vatandaş Hareketi Partisi (BBB) ile güçlü bir sağ hükümet istediğini açıkladı.
Seçim sonuçlarına göre, Lahey’de akla yatkın ilk ve en önemli seçeneğin bu olduğu belirtiliyordu.
Ancak VVD lideri Dilan Yeşilgöz, seçimden ağır yenilgiyle çıktıklarını belirtti ve koalisyona dahil olmak yerine dışardan destek vermek istediklerini söyledi.
Bu da, güçlü sağ koalisyon yerine Wilders liderliğinde aşırı sağ azınlık hükümeti seçeneğimi gündeme getirdi.
İlk kez katıldığı seçimi, 20 milletvekili ile dördüncü sırada tamamlayan merkez sağcı NSC, olası koalisyonun kilit partisi haline geldi.
Ama NSC lideri Omtzigt’in “anayasaya aykırı” olarak nitelendirdiği, Wilders’in başta camilerin kapatılması ve Kuran’ın yasaklanması gibi radikal vaatlerini nasıl askıya alacağını görmek istiyor.
Bu nedenle Omtzigt koalisyon pazarlıklarından önce, aşırı şağcı PVV’deki “DNA değişikliğinin nasıl olacağını” tartışmak istiyor.
NSC lideri Pieter Omtzigt PVV lideri Wilders’in İslam, AB ve Ukrayna hakkındaki radikal planlarını nasıl askıya alacağını samimi bir şekilde ortaya koymasını bekliyor.
Omtzigt, koalisyon görüşmeleri için arabulucu olarak atanan eski sosyal demokrat bakan Ronald Plasterk’e yazdığı mektupta “Şu anda müzakereleri başlatmak istemiyorum” dedi.
Öncelikle içerik açısından tarafların toplumsal sorunlara ne tür çözümler istediğinin araştırılmasını öneren Omtzigt, Wilders’in seçim programında yer alan İslamlaşma ile mücadele konusundaki “hukuka aykırı” vaatlere tepkisini yineledi.
Omtzigt, İslamlaşma ile mücadele dışında Wilders’in Ukrayna’ya yardımın durdurulması ve Hollanda’nın Avrupa Birliği‘nden (AB) çıkması (Nexit) gibi konularda nasıl birleştirici bir rol oynayacağını bilmek istediğini söyledi.
“Kimseyi ülkeden sınır dışı etmeyeceğiz” diyen Wilders ise, ılımlı mesajlar vermeye devam ediyor.
Wilders, Omtzigt ve Dilan Yeşilgöz’ün koalisyon pazarlıkları öncesi yaptığı açıklamaları, “siyasi oyun ve pazarlık masasında elini güçlendirme manevrası” olarak değerlendiriyor.
Wilders, Omtzigt’in açıklamalarının ardından sosyal medya hesabı X’ten, şu mesajı verdi:
“Herhangi bir sorun varsa masaya gel Pieter. O zaman sana güzelce cevap vermeye çalışacağım. Ancak tüm talepleri peşinen dile getirerek Lahey oyunları oynama. Bu eski hükümet kültürü. Seçmen sözünü söyledi ve bir PVV – VVD – NSC – BBB kabinesi istiyor!”
Arabulucu Plasterk’in görüş sorduğu muhalefetteki sol partiler de, en uygun hükümet seçeneğinin, Wilders’in işaret ettiği gibi PVV, VVD, NSC ve BBB’den oluşan sağcı koalisyon olduğunu söyledi.