Evvela şu sözü akllımızda tutalım, zira yazımda anlatmak istediğim tam da bu cümlenin merkezinden ibarettir:
“Söz, tasavvurla eylemin tam merkezinde yer alır. Düşüncenin meyvesi, eylemin tohumudur.”
***
İmam El Maverdi der ki; “Kader söylediklerinizle müvekkeldir, söylediğiniz kelimelerinizi murakabe (iyi ölçün) edin, söylediklerinizi, kendi nefsiniz karşılayacaktır. Allah’tan dünya ve ahiretiniz için iyi olan kelimeleri seçin.”
Burası çok önemli aman dikkat, “Allah’tan dünya ve ahiretiniz için iyi olan kelimeleri seçin.”
***
Allah (cc) sabreden, sabrı tavsiye eden, iman eden ve tabii ki salih amel işleyen üç kısım insanın haricindekilerin ziyanda ve hüsranda olduğunu söylüyor Asr Suresi’nde! Ve Allah (cc) sabredenlerle ve sabrı tavsiye edenlerle beraberdir.
***
Nebi Sallallahu Aleyhi Vesellem şiddetli bir hastalığa yakalanmış bir Müslüman hastayı ziyaret eder ve ona “Allah’a bir dua’da bulunmuş muydun?” diye sorar.
O kimse “Allahım ahirette benim için hazırladığın bir ceza varsa onu bana dünyada iken ver derdim.” diye cevap verir. Efendimiz Aleyhisselatü Vesselam, Subhannallah, buna gücüm yetmez buyurarak; “ Rabbimiz! bize dünyada da ahirette de iyilikler ver ve bizi cehhenem azabından koru! deseydin ya.” buyururlar.
Hastanın duası eksiktir.
***
Yusuf Aleyhisselamın zindanda kalması süresi uzayınca “Rabbim zindandaki sürem uzadı.” demiş. Allah Teala da Yusuf Aleyhisselama, “zindanı istedin sana zindanı verdik, afiyeti isteseydin sana afiyeti verirdik.” buyurmuştur.
Kur’an-ı Kerim Yusuf Aleyhisselam’ın kendi diliyle şöyle dediğini bildirmiştir; “Rabbim! Zindan bana, bunların beni davet ettikleri şeyden daha hayırlıdır.”(Yusuf-33)
Yusuf’un duası eksiktir.
Şimdi sen de sözünün nereye varacağını düşünmeden kaç defa buna benzer eksik cümleler kurduğunu ve eksik duada bulunduğunu hatırla ve dikkat et!
***
Suriyeli alim, fakih, edebiyatçı ve kadı Şeyh Ali el-Tantavi başından geçen şu olayı anlatıyor ve diyor ki;
Şam’da kadı idim. Bir grup arkadaşla, bir akşam bir kardeşimizin evinde toplanmıştık. Nefesimin daraldığını hissettim ve şiddetli bir şekilde boğulacak gibi oldum. Ayrılıp gitmek için arkadaşlarımdan müsaade istedim, onlar ise sohbete devam etmemizi, ısrarla kalmamızı istediler. Lakin ben dayanamadım ve temiz hava almak için yürüyeceğimi belirttim. Onlardan ayrılıp karanlıkta bir başıma yürümeye başladım. Ben bu haldeyken arkamda Allah’a yalvaran, hıçkırarak ağlayan bir bayan gördüm. Zor bir durumda olduğu her halinden belliydi. Allah’a yalvararak dua ediyor ve acıklı bir şekilde ağlıyordu. Ona yaklaşıp, “kardeşim seni ağlatan nedir?” diye sordum. Dedi ki; eşim çok sert ve zalim birisidir, beni kovdu ve bugünden böyle evlatlarımı göremeyeceğime dair yemin etti. Benim gidebileceğim ne bir yerim ne de bir kimsem var.” Ona neden kadıya gidip şikayette bulunmuyorsun diye sorduğumda, çok ağladı ve dedi ki; Benim gibi bir aciz kadın, nasıl kadıya ulaşabilir ki?”
Kadı Tantavi ağlayarak anlatmasına devam ediyor ve diyor ki;
“Kadın bunu söylerken Allah’ın kadıyı boynundan çekerek ayağına kadar getirdiğini bilmiyordu. Gecenin karanlığında çıkmasını ona kim emretti?
Kadının ayağına kadar gitmesini ve bizatihi ona derdini sormasını sağlayan neydi?
O zavallı kadının hangi duasıydı ki acaba? Nasıl bir dua etmişti ki, bu şekilde ve bu hızda duasına icabet edildi? Sorun bizde mi, yoksa eksik dualarmızda mı?
Ey tasa içinde olduğunu ve dünyasının karardığını hisseden kimse!
Nasıl halolacak diye tasalanma, ellerini semaya doğru kaldır ve en güzel şekilde dua et, sabırdan sonra seni güzel bir şeyin beklediğini şüphe etmeden inan. Ama sakın ola eksik kelam ve eksik dua da bulunma ve unutma! Kul, “Bittim!” derse, Allah, “Yettim!” der.
İnsan dediğin nedir ki? Elbette bitecektir. Ama asıl önemli olan gerçekten Allah yolunda bitmektir.
Kaldı ki, Allah yolunda bitmek bir eksiklik ya da kusur değil bir meziyet, bir hak ediştir. Allah yolunda olup ta, “Ben bittim!” diyecek kadar koşan kaç insan var ki şu fani dünyada. Ayrıca onların hepsi de bitiş anlarında “Dayan kulum yettim!” diyen tek ve bir olan bir Rab’lerini yanlarında bulmuşlardır.
***
İşte girmiş bulunduğumuz şu mubarek günlerde “Bittim” diyenler için bir fırsat kapısı. Rab’binin sana “Yettim kulum!” demesi için zamanını boşa harcama. İbadete yönel ve Yüce Allah’ın kapısından ayrılma.
Vesselam,