İslam Ticareti Geliştirme Merkezi (ICDT) ile İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) iş birliğinde düzenlenen 8. Dünya Helal Zirvesi ve 9. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Helal Expo Fuarı devam ediyor.
Cumhurbaşkanlığı himayesinde bu yıl “Sürdürülebilir Ticaret İçin: Global Helal Endüstrisinin Gelişimini Tüm Yönleri ile Keşfedin” mottosuyla İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlik kapsamında açıklamalarda bulunan Mahmut Sami Şahin, expo ve TSE’ye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Etkinliğe yoğun bir katılım olduğunu, fuarın ciddi ilgi gördüğünü dile getiren Şahin, “Katılım ve ilginin yoğunluğu vatandaşlarımızın ve dünya ülkelerindeki insanların helale ilgi ve alakasının artmaya başladığını gösteriyor.” diye konuştu.
Helal konusunun artık sadece Müslümanları ilgilendirmediğini dile getiren Şahin, “Helal standartların; baktığımız zaman üretim esnasındaki temiz, hijyenik, sağlıklı ve doğal olması gibi standartlardaki getirilen şartlar nedeniyle dünya ülkeleri tarafından da artık tercih edilen bir uygulama olduğunu görmekteyiz. Bu da memnuniyet verici.” ifadelerini kullandı.
“Helal belgelendirmesi yoğun bir şekilde TSE tarafından yapılmakta”
Mahmut Sami Şahin, helalin Müslümanların en hassasiyetler üzerinde durduğu konu olduğunu kaydederek, dini gerekliliklerin helal ürün tüketmeyi gerektirdiğini, helalin tanımlanmış olduğu şartlarda üretilmiş ürünlere Müslümanların ulaşma ihtiyacının bulunduğunu söyledi.
Bu ihtiyacın karşılanması için uluslararası bir kuruluşa ihtiyaç duyulduğunu, İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü’nün de buradan yola çıkılarak hayata geçirildiğini anlatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Buna Türkiye öncülük etti. 2010’da 13 ülkenin bir araya gelmesiyle SMIIC Türkiye’de kurulmuş oldu. Aslında bu çok önemli bir aşama, çok önemli bir başlangıçtı. Burada komitelerin yaptığı çalışmalar sonucunda helal ürünler ve hizmetler konusunda ve İslami kurallar çerçevesinde içerikleri hazırlanan standartlar yayınlandı. Bugüne kadar SMIIC çatısı altında 50’ye yakın standart çıkarıldı. Biz bu standartların hepsini Türkiye olarak ülkemize adapte ettik ve kullanıyoruz. TSE olarak ve Helal Akreditasyon Kurumu’na ilk akredite olan kuruluş olarak, Türkiye’de helal belgelendirmesi yoğun bir şekilde TSE tarafından yapılmakta.”
“Yakın zamanda helal turizm alanında da belgelendirme çalışmasına başlayacağız”
TSE Başkanı Şahin, helal standartların artık sadece dini çerçeve içerisinde düşünülmemesi gerektiğini belirterek, “Bu aslında dünyada ticaret hacmi çok büyük olan bir alan. Şu anda özellikle helal ürün ve helal kozmetik alanlarında belgelendirme yapıyoruz. Ama yakın zamanda helal turizm alanında da bir belgelendirme çalışmasına başlayacağız.” şeklinde konuştu.
Bu belgelendirmenin, özellikle İslam ülkeleri arasındaki yeknesaklığın sağlanmasıyla ticaret artışına çok büyük katkı sağlayacağını vurgulayan Şahin, SMIIC’in bu belgelendirme alanlarını artırmak için güzel bir platform olduğunu söyledi.
Şahin, SMIIC’in halihazırda 47 üyesi bulunan dünyadaki en önemli kuruluşlardan olduğunu kaydederek, “Dünya SMIIC’i, oradaki gelişmeleri ve çıkardığımız standartları yakından takip ediyor. Çünkü artık sadece Müslümanlara hitap eden bir içerik yok. Bütün dünyaya hitap edecek çalışmaların yapıldığı güzel bir platform oldu. Geçtiğimiz hafta genel kurulunu yaptık. TSE Başkanı olarak ben başkan yardımcılığı görevini yürütmekteyim.” açıklamasında bulundu.
“2023 Haziran’dan sonra sadece HAK’ın verdiği belgelerde helal logosu kullanılabilecek”
Mahmut Sami Şahin, yurt içinde ve dışında helal akreditasyon alanında faaliyette bulunmak, uluslararası platformlardaki helal akreditasyon çalışmalarında Türkiye’yi temsil etmek ve yürütülen çalışmaların öncülüğünü üstlenmek üzere kurulan Helal Akreditasyon Kurumu’nun (HAK) bu alandaki belgelendirmeleri yapacak olan kuruluşları akredite eden resmi bir kurum olduğunu söyledi.
Dünyada geçerliliği olan HAK’a ilk olarak TSE’nin akredite olduğunu ifade eden Şahin, yaz aylarında yayınlanan genelge sonrası artık HAK tarafından akredite edilmiş kuruluşların belgelerinin geçerli olacağını, 2023 Haziran’da bu alandaki çalışmaların tamamlanacağını bildirdi.
Şahin, “O tarihten sonra HAK’ın vermiş olduğu belgelerde helal logosu kullanılabilecek. Şu anda firmalarımızın ve akreditasyon kuruluşlarının çalışmalarını tamamlayarak ticaretlerinin aksamaması yönünde bir çalışma başlatmış olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu.
“İhracatın artması için belgelendirme çalışmalarımızı sürdürüyoruz”
TSE Başkanı Şahin, Türk Standardları Enstitüsü’nün ülkenin en gözde kuruluşlarından olduğunu belirterek, standardizasyon başta olmak üzere gözetim ve uygunluk değerlendirme alanlarında hem yurt içinde hem yurt dışında yoğun bir çalışma yürüttüklerini söyledi.
Türkiye’nin 11 ilinde 27 laboratuvarıyla birlikte çok geniş bir altyapıya sahip olduklarını, bölgesinde İslam ülkeleri başta olmak üzere geniş bir coğrafyada hizmet ettiğini dile getiren Şahin, dünya standardını takip eden değil artık standartları belirleyen bir ülke olma yolunda çok ciddi adımlar attıklarını vurguladı.
Şahin, Türk Cumhuriyetleri ve Kuzey Afrika ülkeleri başta olmak üzere Türkiye’ye 3 saatlik uçuş mesafesinde bulunan ülkelere tecrübelerini aktarmayı misyon edindiklerini kaydederek, bunun çalışmalarını sürdürdüklerini bildirdi.
Türkiye’nin ihracatını artırma çalışmalarına işaret eden Şahin, “Türkiye’nin bölgelerimizdeki ülkeler ile ticaretinin artırılması yönünde her türlü engelleri ortadan kaldırabilecek, iş dünyamıza rehberlik edebilecek ve onların yurt dışına ürün satabilmesi için ürünlerinde bir anahtar rolü olabilecek belgelendirme çalışmalarıyla onlara her zaman yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sanayicimizin ve iş dünyamızın yanındayız.” diyerek sözlerini tamamladı.