PIKNIK

Elde var üç

Yayınlama: 31.01.2019
A+
A-

Yapmayın efendiler, etmeyin efendiler diyeceğim ama yine yapacaklar, yine edecekler.

Hakla batılın savaşı denen artık bu olsa gerek.

***

Bu kez bir istisna yapacağım bu yazımda.

Gazetemizin takipçisi olanlarınız görmüşlerdir.

Genel Yayın Yönetmenimiz Hamit Sürmeneli son yazısında bizleri oldukça yakından ilgilendiren istatistiki verileri ele almış. İyi ki de almış. Zira elime yazacağım önemli bir malzeme olmuş oldu.







Yahu dedim,

Bu kadar olduk mu?

Bu kadar azdık mı?

Bu kadar körleştik mi?







Vicdanlarımız bu kadar mı ayaklar altında? Gibi soruları sormaya başladım kendi kendime okurken.

Ve (affına sığınarak) dedim ki; “Hamit Bey her ne kadar konuyu kendi uslübuyla ele almış ve diyeceğini demiş olsa da, bu yazıya bir kaç ayet, hadis ve veciz sözler gibilerden bir şeyler eklenmeli. Hani belki biraz daha el-insaf deriz. Belki bizleri yaratan ve bunca nimetleri verene biraz daha şükrederiz babından. Detayları merak edenler Hamit Bey’in son yazısından takip edebilirler.

Biz kendi sayfamıza dönelim.

***

İSRAF

Araştırmaya göre Türkiye Ticaret Bakanlığı bir israf araştırması yapmış ve sonuçlar oldukça ürkütücüymüş.

Tabi ki konu ile alakalı evvela sözlerin en güzeli:

-Yiyiniz içiniz fakat israf etmeyiniz! Çünkü Allah israf edenleri sevmez. (A’râf Suresi 7/31)

 

Sonra O’nun en sevgili kulu:

 

-Tutumlu olan muhtaç olmaz. Bir ırmaktan abdest alırken bile suyu israf etmeyiniz. (Hz. Muhammed)

 

Sonra O’nun damadı:

 

-İktisat az şeyi çoğaltır israf çok şeyi azaltır. (Hz. Ali)

 

Sonra vecizeler:

 

-İsraf sefahetin sefahet sefaletin kapısıdır. (Said-i Nursî)

-İsraf etmede hayır hayırda israf olmaz. (İmam-ı Azam)

-Ülkeleri iflasa sürükleyen amillerin başında israf gelir. (ll. Abdülhamid)

-Bir ulus ne kadar düşmüşse süslü ve gösterişli şeylerle o kadar savurgandır. (Adolf Loon)

-Dokunabildiğiniz tüm parayı biriktirin. (Benjamin Franklin)

İNTİHAR

Hollanda Merkezi istatistik Bürosu (CBS) Hollanda’daki intihar vakalarını ele almış. Çok ilginç ve bir o kadar da manidar bir araştırma. Tabi anlayabilene. İnsan hayatına bir nebze de olsa değer verebilene. Biz konuyu Hollanda’dan ziyade insanlık üzerine genelleyeceğiz.

Ama evvela yine sözlerin en güzeli:

“Ey iman edenler, mallarınızı aranızda karşılıklı rıza ile gerçekleştirdiğiniz ticaret yolu hariç, batıl yollarla yemeyin. Ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah size karşı çok merhametlidir” (Nisa 4/29).

Ayette de görüldüğü üzere dinimizde intiharın yeri bellidir.  İslam bilginlerinin çoğunluğuna göre, intihar eden dinden çıkmış olmasa da en büyük günahlardandır ve insana canı veren Allah olduğu gibi, onu almaya yetkili olan da O’dur. Gerisi ise teferruat.

Sonra O’nun en en sevgili kulu:

 

İntihar geçmiş ümmetlerde de yasaklanmıştır. Cündüb b. Abdullah’tan Hz. Peygamber (s.a.s)’in şöyle dediği nakledilmiştir: “Sizden önceki ümmetlerden yaralı bir adam vardı. Yarasının acısına dayanamayarak, bir bıçak aldı ve elini kesti. Ancak kan bir türlü kesilmediği için adam öldü. Bunun üzerine Cenab-ı Hak; kulum can hakkında benim önüme geçti, ben de ona cenneti haram kıldım, buyurdu” (Buhârî, Enbiyâ, 50).

Ayette ve hadiste görüldüğü üzere bu işin şakası yok. Allah muhafaza cennet yüzü göremeyebiliriz. Kaldı ki; Allah’tan ümit kesilmeyeceğini ve her zorluktan sonra bir kolaylığın olduğunu bildiren de yine Yüce Allah(c.c.)’tır.

AVRUPA’DA ATEİZM

2017 yılında yapılan bir araştırmaya göre Avrupa inanmamakta ısrar etmeye devam ediyor, kiliseler boşalıyor ve bunda  kiliselerde yaşanan skandallar ile din adamlarının sosyal yaşama ilişkin takındıkları tutumunun oldukça etkisi var.

 

İyi de bizde de durum aynı değil mi?

İmam o….., cemaat s…. diye boşuna mı demişler?

Din adamları dinlerinin birinci derecede temsilcisi ve misyonlarını yüklenmiş topluma örnek ve önder kişilerdir. Ve bu sebeple yapıp ettikleri ufacık bir hata bile olsa birinci derecede mesul ve bir o kadar da vebal altındadırlar.

Tabi ki konu ile alakalı evvela sözlerin en güzeli:

Onlara: “İnsanların (müslümanların) inandığı gibi inanın.” denilince, “Biz de o beyinsizlerin inandığı gibi mi inanacağız?” derler. İyi bilin ki, asıl beyinsiz kendileridir fakat bilmezler. (Bakara-13)

Sonra O’nun en sevgili kulu:

 

“Siz, iman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedik­çe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceği­niz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selamı yaygınlaştırınız.” (Müslim, İman 93.)

Sonra O’nun damadı:

Bir gerçeği savunurken, önce ona kendimiz inanmalıyız, sonra da başkalarını inandırmaya çalışmalıyız.(Hz. Ali)

Sonra vecizeler:

 

-İnandığınız gibi yaşamıyorsanız, yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız. (Hz.Ömer )

-İnancın yere düşerse silahın da yere düşer. (Albert Camus)

-Büyük işler başarmak için sadece harekete geçmek yetmez, ne yapmak istediğinizin rüyasını da görmek gerek; sadece rüyasını görmek yetmez, rüyanın gerçekleşebileceğine inanmak gerek. (Anatole France)

-İnanç, bize duygularımızın anlatmadıklarım anlatır, ama gördüklerinin tersini değil. Çünkü inanç, onların karşısında değil, üzerindedir. (Blaise Pascal)

 

ELDE VAR ÜÇ

 

Sosyal medya konusuna hiç girmiyorum bile. Boş şeylerle zaman geçirmenin, yani zamanımızı nasıl geçirdiğimizin de hesabını vereceğimizi bilmemiz yeterlidir diye düşünüyorum.

Sözün özü şu ki:

Önce Hamit bey yazısında dile getirdi ve şimdi de ben.

Üç mühim araştırma konusu, üç farkl açıdan; ayetlerin, hadislerin ve düşünürlerin özlü sözleri ışığında enine boyuna irdelenmiş oldu.

Gerisi sizde vesselam,

Simytech     Sifa