Hollanda’da yaprak dökümlü seçim telaşı

Uzun bir aradan sonra tekrar sizler ile buluşmak ayrı bir mutluluk. Umarım herkes gönlünce iznini bitirmiş sağlıklı bir şekilde tatilden dönmüştür. İzin dönemi bitip yine telaş ve yoğunluğa girmiş olduk. Ayrıca yakında bizleri, Hollanda’da gerçekleşecek olan Temsilciler Meclisi (Tweede Kamer) seçimleri nedeniyle ilginç günler beklemekte.

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz Temmuz ayında Hollanda’da Rutte IV (5) hükümeti, koalisyon partileri arasında çıkan sığınma politikaları ile ilgili fikir ayrılığı sebebiyle düşmüştü. Aslında buraya kadar pek sıkıntı yok. Şöyle yok, hükümetler düşer ve yerine mutlaka yeni hükümetler kurulur. İlginç olanı, bu düşen hükümet ile beraber enteresan “yaprak dökümleri” de oldu.

Siyaset sahnesinden ayrılanlar

Hükümetin düşmesinden ziyade siyasetten çekilecek olanlarda bir hayli sürpriz oldu.

VVD (Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi) lideri ve 13 sene Hollanda’da en uzun başbakanlık yapan Mark Rutte hükümeti düşürmesi ile beraber aktif siyaseti de bırakacağını açıkladı.

D’66 (Demokratlar 66) lideri ve geçici Maliye Bakanı ve Başbakan yardımcısı Sigrid Kaag aynı şekilde politikayı bırakacağını söylemesi aslında pek de süpriz sayılmaz. Daha önce aldığı tehditler nedeniyle ve ailesi ile daha fazla vakit geçirmek istediğini daha önceleri bir kaç defa dile getirmişti.

Koalisyonun bir diğer ortaklarından olan CDA (Hristiyan Demokratlar Birliği) lideri Wopke Hoekstra, parti liderliğinden ayrılıp Temsilciler Meclisine aday olmayacağını açıklayanlar arasında.

Bunların dışında, her ne kadar bana sürpriz olmasa da, sürpriz diyebileceğimiz ayrılıklar DENK partisinde oldu. Flaş bir şekilde Farid Azarkan ve Tunahan Kuzu’nun önümüzdeki seçimlerde aday olmayacaklarını belirtmesi kendi tabanlarında şaşkınlık yaratmış olsa da yerlerine geçecek olan isimler yine aynı hızda belli oldu. Stephan van Baarle parti liderliğini Azarkan’dan devralırken Doğukan Ergin Kuzu’nun veliahtı olarak sosyal medya mecralarında lanse edildi.

Belki bir ilk gerçekleşecek…

Asıl büyük süpriz Mark Rutte’den bayrağı devralan Adalat ve Güvenlik bakanı Dilan Yeşilgöz-Zegerius oldu. Partinin bütün bölge başkanlarının ve merkez yönetim kurulunun oy birliği ile parti lideri ve başbakanlık için aday gösterildi. Bu kısaca şu demek: Eğer ki VVD birinci parti olarak sandıktan çıkar ve kabineyi kurma yetkisi Dilan Yeşilgöz-Zegerius verilir ve bunda başarılı olursa, Hollanda’da ilk kadın başbakan ünvanını almış olacak. Birde kendisinin yabancı kökenli olması bu durumu daha da renklendirmiş olacak.

Gelelim bizlere…..

Hollanda’nın siyasetini bu yüzden seviyorum. Zamanında bırakıp yerlerine geçecek her zaman birilerini bulup ölünceye kadar koltuk sevdalısı olmuyorlar. Kavradıkları ve farkında oldukları konu şu; kişilere değil, siyaset ve politikanın içeriğine odaklılar… Ki olması gereken de bu. Öyle “ben gidersem ülke gider” gibi gibi uçuk söyletilerde bulunup kendilerini bulunmaz hint kumaşı zannetmiyorlar.

Ayrıca bu seçimler bizim için de çok önemli, bu oluşan yeni oyun alanında kartlar yeniden dağılacak. Eli güçlü olan oyuna girer, giremeyenler ise “muhalefet” bloğunda yerini alır.

Demokratik hakkımız olan seçme ve seçilme hakkımızı mutlaka kullanalım. Kaldı ki bu sefer otobüsleri doldurup oy kullanmaya gitmeye bile gerek yok, çoğunlukla bulunduğumuz şehirlerdeki yanıbaşımızdaki semt evlerinde sandıklar kuruluyor.

Benim kanaatimce bu seçimlerde Hollanda’da ki Türk toplumu olarak bir fark oluşturabiliriz. Bunun için mutlaka ama mutlaka oyumuzu kullanıp “Bu ülkenin kaderine ortağız” deme vakti gelmiştir.

Sağlığınız daim vatan sevginiz hakim olsun.