Türkçülüğün sönmeyen meşalesi

Yayınlama: 22.11.2024
A+
A-

Hüseyin Nihal Atsız; sevenleri tarafından da ATSIZ ATA diye anılır,  Türk edebiyatının ve düşünce dünyasının önemli figürlerinden biridir; Türk milliyetçiliği ve Turancılık gibi konularda yazıları ve fikirleriyle tanınır.

ATSIZ, Türk edebiyatı ve düşünce dünyasının özgün ve etkili isimlerinden biridir. Edebiyatçı kimliğiyle tanınan ATSIZ, aynı zamanda güçlü milliyetçi ve Turancı fikirleri ile dönemin siyasi ve ideolojik tartışmalarında önemli bir yere sahiptir.

ATSIZ, hayatı boyunca Türk milletinin üstünlüğünü savunmuş ve “Türk birliği” idealine, yani Turancılık fikrine sıkı sıkıya bağlı kalmıştır. Özellikle Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde yaşanan siyasi ve sosyal çalkantılar, Cumhuriyet döneminde de devam eden kimlik ve milliyet tartışmaları, onun düşünsel dünyasında derin izler bırakmıştır.

1905 yılında İstanbul’da dünyaya gelen ATSIZ, Osmanlı’nın çöküş dönemine tanıklık ederek büyümüştür. Genç yaşlardan itibaren Türk tarihi ve edebiyatına ilgi duyan ATSIZ, Darülfünun Edebiyat Fakültesi’nde eğitim almış, burada özellikle Türk tarihine dair derin bir bilgi edinmiştir. Fuat Köprülü gibi tanınmış akademisyenlerin öğrencisi olarak yetişmesi, onun tarih ve edebiyat alanındaki çalışmalarını şekillendirmiştir. Atsız, eğitim hayatında Türk milliyetçiliği fikrini benimsemiş ve bu görüşlerini yaymak için yazı hayatına adım atmıştır.

ATSIZ, Türk milliyetçiliğini sadece kültürel bir kimlik değil, aynı zamanda siyasi bir ideal olarak görmüştür. Ona göre Türk milleti, köklü bir tarihe ve kültüre sahip, asil bir millet olarak özgün ve üstün bir yere sahiptir. Bu düşüncenin merkezinde Turancılık ideolojisi yer alır. Atsız’a göre Turancılık, tüm Türk halklarının siyasi ve kültürel olarak bir araya gelmesini amaçlayan bir ülküdür. Sovyetler Birliği’nin hâkimiyeti altında yaşayan Türk topluluklarının özgürleştirilmesi, ATSIZ’ın en önemli hayallerinden biriydi. Bu bağlamda, ATSIZ ‘ın Turancılık anlayışı bir “Türk birliği” fikrini temel alır; yani sınırların ötesinde tüm Türkleri bir araya getiren bir idealdir. Bu görüş, dönemin milliyetçi çevrelerinde yankı bulmuş, ancak aynı zamanda bazı eleştirilerle karşılaşmıştır.

ATSIZ, eserlerinde Türk tarihinin kahramanlık dolu geçmişini ve Türk milletinin değerlerini işler. Özellikle “Bozkurtların Ölümü” ve “Bozkurtlar Diriliyor” romanları, Göktürk Devleti dönemini konu alır ve Türklerin destansı mücadelelerini anlatır. Bu eserlerde ATSIZ, sade ve akıcı bir dil kullanarak Türk okuyucularını milliyetçi bir ruhla donatmayı amaçlamıştır. Bu romanlarda tarihî olayları aktarırken, Türklük ve vatan sevgisi gibi konulara yer vermiştir.







ATSIZ ayrıca çeşitli dergilerde de önemli rol oynamıştır. Orhun dergisi, onun milliyetçi düşüncelerini yayma aracı olarak kullandığı en önemli platformlardan biridir.

ATSIZ’ın radikal milliyetçi görüşleri, özellikle 1940’lı yıllarda Türkiye’de büyük tartışmalara yol açmıştır. Türkçülük ve Turancılık fikirlerini açıkça savunması, dönemin hükümeti tarafından tehlikeli bulunmuş, bu nedenle zaman zaman siyasi baskılara maruz kalmıştır. 1944 yılında açılan “Irkçılık-Turancılık Davası” bu baskıların en önemli örneğidir. ATSIZ, bu davada hükümetin milliyetçi politikalarını eleştirdiği için yargılanmış ve hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu dava, Türkçülük akımının siyasi arenada tartışılmasına yol açmış ve ATSIZ’ın Türk milliyetçiliği üzerindeki etkisini daha da artırmıştır.

Hüseyin Nihal ATSIZ, Türk edebiyatı ve düşünce dünyasında kalıcı bir iz bırakmıştır. Onun eserleri ve düşünceleri, Türk milliyetçiliğinin kültürel temellerini güçlendirme çabası olarak görülür. ATSIZ, hem edebi eserleriyle hem de ideolojik görüşleriyle Türk milliyetçiliği fikrini geniş bir kitleye ulaştırmayı başarmıştır. Günümüzde, milliyetçi çevrelerde ve bazı siyasi gruplarda ATSIZ’ın fikirleri hâlâ etkili olmaya devam etmektedir. Ancak, onun milliyetçi söylemleri bazı çevrelerde ırkçılık eleştirilerine de neden olmuştur. Bu durum, ATSIZ’ın Türk düşünce dünyasında tartışmalı ancak güçlü bir figür olarak kalmasını sağlamıştır.

Onun Turancılık ve Türkçülük üzerine geliştirdiği fikirler, özellikle 20. yüzyılın ortalarında Türk milliyetçiliği akımının güçlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. ATSIZ, romanları, şiirleri ve dergi yazılarıyla Türk milletinin tarihsel kimliğini ve değerlerini yeniden hatırlatmayı amaçlamış, milliyetçi bir ruhun uyanmasına katkı sağlamıştır. Tartışmalı fikirlerine rağmen, Türk kültür ve düşünce hayatında bıraktığı izler nedeniyle ATSIZ,  Türkçüler için sönmeyen bir meşaledir.



Sifa

PIKNIK

Kutlu Tini Uçmağ Olsun….

 

“Vaktiyle bir Atsız varmış derlerse ne hoş! Anılmakla hangi ruh olmaz ki sarhoş?”

  1. Nihal ATSIZ

 

Bir daha ki sefere buluşma dileğiyle, sağlığınız daim vatan sevginiz hakim olsun



PIKNIK

Almelo Yunus Emre Camii